Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan çok insan var. Dini ilimler olarak 35 kadar ilim dalı vardır. Bunların öğretilme sırası bulunmaktadır. Tefsir yapacak bir kişinin yetişme süresi ortalama 25 yıldır ve en az 20 kadar ilim dalında bilgi sahibi olması gerekir. Böyle bir kişinin en az 15000 kitap okumuş olması da şarttır.
Ortalama zeka seviyesine (90-110 puan arası) bir insanın ise bazı şartları yerine getirmesi gerekir:
- 40 yaşına kadar en az 20000 kitap okuması ve 4 milyon kavram öğrenmesi gerekir
- En az 20 bilim ve 10 dini ilim alanında bilgi seviyesinin en az orta düzeye gelmesi gerekir
- Sağlam alimlerden bilgileri öğrenmesi gerekir (kitapları da olur)
- Niyetini salih tutması ve salak sapık yollara sapmaması gerekir
Şöyle bir dönüp bakıyoruz insanımıza..
- Yüksek Lisans dahil okunan kitap sayısı 300-400
- Yüksek Lisans dahil öğrenilen kavram sayısı 20-25000
- Akademik tez olarak yüksek lisans yapanların sunduğu yılda kişi başı 0,2 makale, ona da makale diyebilirseniz
- Kişi başı yılda alınan kitap sayısı Binde 2
- Kişi başı yılda ciddi kitap okuma sayısı Ellibinde 1-
İnkarcılar
Bunlar ne beşeri bilimler ve ne de dini ilimler alanında neredeyse hiçbir kitap okumadıkları halde bilgiçlik taslarlar. Saçma sapan videolar seyrederek ya da sağlam olmayan insanların (her kim olursa olsun) anlattıklarını yarım yamalak dinleyerek amel etmeye kalkarlar. Dünyayı ve din işlerini işlerine geldiği gibi ve çıkarlarına göre yorumlarlar.
Bazı dini sapık fırkalar (bazıları):
- Kuraniyyun Fırkası: Dinin sadece Kuran'dan ibaret olduğunu iddia ederler ve neredeyse Peygamberi (ASM) reddetmeye kadar giderler.
- Kuran'ın Değiştirildiği İddia Edenler Fırkası
- Hadis Ravilerini Red Fırkası: Hadis rivayet edenlerin yalan yanlış aktardığını iddia ederler.
- Hadislerin Değiştirilmiş Olduğunu İddia Edenler Fırkası
- Deizm Fırkası: Allah'ın var olduğunu ama hiçbir şeye karışmadığını iddia ederler.
- Agnostizm Fırkası: Allah'ın varlığını kısmen kabul etseler de varlığının ya da yokluğunun ispat edilemeyeceğini iddia ederler.
Bazı beşeri sapık fırkalar (bazıları):
- Düz Dünyacılar Fırkası: Bunlar Kuran Ayetlerini kafalarına göre yorumlamaya kalkarlar ve yalan yanlış Tefsirler yaparlar. Kendi anlattıkları saçmalıkları ispatlamak için her türlü yalana başvururlar.
- Reptilyancılar Fırkası: Dünyada uzaydan gelme bir sürüngen ırkının olduğunu ve kılık değiştirip insanlar gibi yaşadıklarını iddia ederler. Lafta insanları yaratan da onlarmış.
- Agartacılar Fırkası: Bunlar şeytanları ve cinleri de işin içine katıp Dünyanın merkezine giden bambaşka medeniyetler olduğunu iddia ederler.
İnsanların kafasını karıştırmak ve yalan yanlış bilgilerle insanları boş yere oyalamayı fazilet biliyorlar. İnsanlar birlik olmak, ortak düşmanlarına karşı mücadele etmek, ortak akıl oluşturmak yerine bunlar yüzünden milyon parçaya bölünüyor. Herkes kendi kafasına göre din ve beşeri anlayış geliştiriyor. İşin kötü tarafı da bunları kendini akıllı zanneden okumuş cahiller yapıyor.
Ben 30 yıldır elimden geldiğince insanlara "kaynaklarıyla birlikte" doğru bilgileri anlatmaya çalıştım. Ancak artık yoruldum. İlber Ortaylı'nın dediği gibi "bizim milletimiz gelişmeye niyeti bile olmayan türden".. Eğitim insanları geliştirir dedik ama daha da kötüye götürdü. Maalesef bin türlü sapık fırka türedi. İnternette söz sahibi olayım diye ne saçmalayacaklarını bilemiyorlar. "Ateizm" gibi kökten inkar edenleri saymıyorum bile.. Hz.Muhammed (ASM) "Benim ümmetim 73 fırkaya ayrılacak, bunlardan sadece Ehl-i Sünnet vel Cemaat olanı kurtuluştadır, diğerleri Cehennemdedir" buyurmuştur. Eğitimle insanlar süper ego ve kibir sahibi oldular. Gerçek alimlere / bilgelere hürmet etmemeyi ve her şeyi bildiğini sanmayı marifet bildiler. Ben artık böyle tiplerle mücadeleyi bıraktım. 3-5 tane değil ki ıslah edesin. İnsanlar sapıtmaya meyilli. Sapıtmayanlar da onlara inanmaya meyilli. Biz yeterinden fazla anlattık. Hala herkes kendi bildiğini okuyor. Dayanakları var mı? Yok. Sağdan soldan duydukları veya salak sapık insanların uydurdukları ile amel etmeyi seviyorlar. Onun için artık böylelerine cevap vermiyorum. İnsanın ruh enerjisini emiyorlar. Gördüm ki onlara bir şey olmuyor, olan bize oluyor. Sağlığım bozuluyor.
Sosyal medya hesaplarımı tamamen kapatacağım ama daha bilgi sahibi olmak isteyen ve ciddi takip eden insanlar var. Bu bilgi kaynaklarını başka yerde bulmanız zor. Çünkü uydurulmuş bilgi satan çok. Açık kalsın da isteyenler okuyup öğrensin diyorum. İnternetten benim maddi veya manevi bir kazancım yok. Yayınlarım ve oba katılımları ise Avrupa'daki ve Asya'daki yardımcılarımın desteğiyle zaten fazla fazla hedeflerine ulaştı. Bizim ülkemizde de belirli bir seviye yakalandı. İstediğimiz kadar olmadı ama hiç yoktan iyidir. Blackout olursa veya Nibiru sayhası duyulursa artık onlara da ulaşamazsınız. Herkes ne ektiyse onu biçer. Yayınların ve oba organizasyonlarının bana herhangi bir faydası yok. Zaten kendi ekibimle ve bana güvenen insanlarla belirli bir çalışmayı yaptım. Ehl-i dünya olarak öylece izleyenler düşünsün.
Lafım herkese değil. Biz de insanımızı zor zamanlarda terk edecek değiliz. Ancak bir gerçek var ki; çalışmalarımızdan istifade edenler de çok büyük avantaj sahibi olacaklar. Şu çalışmalar dünyanın başka yerinde yok. Çünkü onlar Türk değil ve onlar Oğuz Kağan'ın torunu değil. Vesselam.
Bir ünlü düşünür "bir adama bakarım adam mı diye, bir de lafa bakarım laf mı diye" boşuna dememiştir. Tasavvuf ilmi ve Ledün ilmi ile bir de insanın hallini anlatmaya kalksam birçok insanın kafası yanar. Zaten kolay beri de anlayamaz. Her laf edeni adamdan saymayın. İçi boş teneke gibi tıngırdayıp duran ve sadece çevresindekilere eziyet eden çok fazla insan var.
コメント