top of page

Kötü niyetliler aramızda

Yazarın fotoğrafı: BAT-BulentTurgutBAT-BulentTurgut

Önce birkaç hatırlatma yapalım:


Dinimiz, önce bütün tedbirleri almamızı, üzerimize düşen bütün sorumlulukları yerine getirmemizi emreder. Ondan sonra Allah’a tevekkül etmeye, O’na güvenip teslim olmaya davet eder. Nitekim bir adam Peygamber Efendimiz (s.a.s)’e gelerek: “Ya Resûlallah! Devemi bağlayıp da mı Allah’a tevekkül edeyim, yoksa bağlamadan mı tevekkül edeyim.” diye sorduğunda Allah Resûlü (s.a.s) ona şöyle cevap vermiştir: “Önce deveni bağla, sonra Allah’a tevekkül et!” (Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 60)


Peygamber efendimiz (as) Enes bin Malik'ten rivayetle; “Sizden biriniz kıyamet koparken bile, elinde bir fidan varda dikmeye gücü yetiyorsa, onu diksin” buyurmuşlardır. Kıyametin kopması Cenâb-ı Hakk’ın emri ve iradesi üzerine vâki olacağı bildirilen, tamamen bizim dışımızda bir vakıadır. Oysa bir fidan dikmek, bir canı toprakla buluşturmak, bir ağacı güldürmek bizim amelimizdir. Çoğu zaman bizim elimizdedir. Biz kıyamet de kopsa, elimizde imkan varsa, amelimizden vazgeçmeyiz. Bizim için fazilet, sevap ve şeref, bizim amelimizdedir. Bir de bu sözde "can çıkmadan mücadeleden vazgeçmeme" uyarısı vardır. Yaşamak ve değerlerimizi korumak için ölüm anı gelene kadar vazgeçmemek Müslümanın ana prensibidir. Her şeyi kendi haline bırakıp "kaderde varsa olur" kafasına girmek doğru değildir. Allah insana irade ve mücadele ruhu vermiştir. İnsan sadece nefsini tatmin etsin, tembellik etsin, kaderciliğe vursun, kendi haline bıraksın denilmemiştir.


Konumuza dönelim:


Türklere ve Türklüğe düşman olanlar artık kendilerini açık açık gösteriyorlar. Biz tehlikeleri dışarıda ararken içimizdeki kanserleşmiş hücreleri göremedik veya görmezden geldik. "Bu kadarını da yapamazlar" deyip geçiştirdik. Ancak artık Türkler ve değerleri için var oluş mücadelesi olmaktadır.


Özellikle Fethullahçılara, sapık Batınilere ve hatta Tapınakçılara ait "sözde İslami websiteleri" aracılığıyla bir çok konuda insanlar yanlış yönlendiriliyor. Bununla da kalmayıp insanlara şunlar aşılanmaya çalışılıyor:


- Nibiru diye bir şey yok, insanlar kandırılıyor.

- Kıyametin kopmasına daha 500 yıl var.

- Bizden başkasına inanmayın, diğerleri yalan söylüyor.

- Nibiru'dan bahsedenlerin anlattıklarında bilimsellik yok.


Uzun zamandır izlediğim websiteleri var. Yorum yazmama bile izin vermiyorlar. Hatta sorduğum sorulara da yanıt vermiyorlar. O zaman sizin bilimselliğiniz nerede kaldı? Madem ki hem beşeri bilimlerle ve hem de dini ilimlerle yanıt verebilecek yüksek kapasitedesin, neden beni engelliyorsun?


Batıl işlerle uğraşıp fasıklıkta ve zındıklıkta gidenlerin ne hallere girdiklerini görüyorsunuz. Haramlara helal diyorlar, haram işlenirken susuyorlar ve hatta destekliyorlar, birileri kavramların içini boşaltırken onlar sesini bile çıkartmıyor veya duruma kılıf uyduruyor.


Son 3 yıldır "bilgi doğrulama websitelerinin" de ağır saldırılarına uğradım. Biz doğruları anlatırken "sözde dindar" pek çok kişi hiçbir araştırma ve sorgulama yapmadan kendilerine emredilenleri yerine getirdi. Milyonlarca insanın vebaline girdiler. Dindar çevreden birkaç üst düzey kişi ile konuştuğumda neredeyse ağzımı açtırmadılar ve "söylediklerin bizim itikadımıza uygun değil" dediler. Sizin itikadınız Allah'a mı kula mı?


Ben 3 yıldır Nibiru'yu araştırıyorum ve pek çok delili de getirip ortaya koydum ve hatta günümüzde meydana gelen pek çok sıradışı olayın açıklamasını da yaptım. Peki, kendisine dindar süsü vermiş o kişiler herhangi bir açıklama yapabildi mi? Hayır.


Herkesin kendine göre sosyal, kültürel, zihinsel, ekonomik, ticari, vs. yönelimleri vardır. İnsanlar dünyada olan afetleri ve felaketleri görüyorlar. Bunlara yönelik te tedbirler almaya çalışıyorlar. Üstelik biz en başından beri "kurtarıcı olan Allah'tır, biz sadece tedbir alıyoruz" dememize rağmen hala akılsızca saldırılara ve çok bilmiş tavırlara devam ediyorlar. Nibiru hakkında ne kadar araştırma yaptıklarını sorsanız verecekleri cevap tek: "Hiç". Bilmediğin konu hakkında yorum niye yapıyorsun ve niye felsefe üretiyorsun. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar bunlar. Dini kendilerine kisve yapmışlar ve insanları gevşekliğe itiyorlar. Bunların temellerinde ne var diye baktığınızda ise İslam'a ve Türklere düşman unsurları görüyorsunuz. Türklerin yok olup gitmesini isteyenler bunlar. Çünkü fethullahçılar 2009 yılında CIA Gönüllü Ajanlık Programına alındılar. Artık tamamen ABD'ye ve Küreselcilere hizmet ediyorlar.Tapınakçılar ve diğerleri de öyle. Vahhabiler, Bagratuniler, Siyonistler ve Küreselciler gerçek yüzlerini gösterdi. YDD adına Türk coğrafyasını satanistlerin merkezi yapacaklar ve tek dünya dini garabetine insanları koşacaklar.


Sözde dindarlar Küreselcilere hala güvendiklerine göre de akıl diye bir şey yok. "NASA'ya göre şöyle, NASA'ya göre böyle değil" diyorlar. Bizim anlattıklarımızda NASA diye bir şey yok. Ayrıca sen Astronomi ve Astrofizik ile alakalı ne kadar bilgi sahibisin de yorum yapıyorsun? Daha dinini doğru ve düzgün anlamamışsın.


Sadece akılsızlara destek vermek ve onların gazını alıp gaflet uykusuna dalmalarını kolaylaştırmak için "her şey normal, boşverin o akılsızları" demenin neresi İslami? Hz.Nuh'un (as) kavmi ile aynı kafada değil misiniz? Onların içinde de inançlı insanlar vardı ama akılsız insanlardı. Hz.Nuh'un (as) kim olduğunu bile bile gemi yapmasına karşı oldular ve ona her türlü hakareti de ettiler.


Hadi diyelim biz yalan söylüyoruz.. O zaman dünyanın bu kötü gidişatına ne diyeceksiniz? Sorun bakalım ne diyecekler? Yine Küreselcilerin masallarını anlatacaklar: "Küresel İklim Krizi var. Devletler bir araya gelip önlemler alarak düzeltecekler". O zaman bir bakım bakalım.. Küreselcilere kim hizmet ediyormuş?


Diyelim ki Nibiru yok ve gelmeyecek.. Biz sadece Nibiru için hazırlık yapmıyoruz, afetlere ve felaketlere karşı hazırlık yapıyoruz. Maraş'ta 13+ deprem oldu. Bir parça naylona bile ihtiyaç duyuldu. İnsanların şu iyi günlerinde hazırlık yapmalarında ne zarar var ve size ne?


Diyelim ki Nibiru var ve gelecek.. Biz inanıyoruz, kaynaklarını da gösterdik. O zaman atıp tutan ve Küreselcilerin emirlerini yerine getiren sözde dindarlar ne yapacak? Milyonlarca insanın ve hatta milyarlarca Müslümanın vebalini üstlerine alacaklar mı? Tabi ki hayır? Onların amacı zaten Müslümanları ve özellikle de Türkleri perişan etmek. Bizim insanımız değiller ki bize doğru yolu göstersinler.


Biz Kıyamet'ten kaçmıyoruz. Bizim 4 ana amacımız var:

  1. İmanımızı ve aklımızı ahir zamanın fitnelerinden korumak.

  2. Milli, manevi ve dini değerlerimizi yaşamak ve yaşatmak.

  3. Tarık Yıldızı'nın ve onun gelişi esnasındaki olayların yıkıcı etkilerinden nefsimizi ve çevremizdekileri korumaya çalışmak, tedbir almak.

  4. Mehdi'nin zamanına erişip ona katılmak.

"Yaşam kısa, daha önemli işler var... Siz onlarla ilgilenin" demiş bir de.. Her 3500 yılda bir meydana gelen yıkıcı ve yok edici bir yıldız yaklaşıyor, bizim bundan önemli ne işimiz olabilir ki? Faizcilerin ve kumar oynayanların nefslerini okşamak mı? Münafıkların ikiyüzlülüklerine kılıf uydurmak mı? Milli değerlerimiz yok edilmek istenirken her şeyi allak bullak edenlere arka çıkmak mı? Zira sözde dindarların çoğu şu sıralarda bunlarla uğraşıyor. Kendi yakın akrabalarına bile güvenleri kalmamış. Bir Küreselci bir şey söylese hemen onun arkasına geçiyorlar. "Kafirleri dost edinmeyin" diye Allah uyarıyor, sen ne diyorsun?


İnsan olarak bir takım rehber ve lider insanlar çıkar, Allah'ın yardımıyla da toplumlarının selameti için çaba gösterirler. Bunun adına "kurtarıcı" diyorsanız "insani boyutta kurtarıcı" da denilebilir. Peki, siz sadece laf üreterek ve dini gerçek yüzünüze kalkan ederek atıp tutmalarınızın bu millete ne faydası var? Bakın bakalım bu tiplerin katıldıkları yürüyüşlerde bile neyin pankartını açıyorlar? Namlı şeytanların. Lafına baksanız en ala Müslüman onlar.. Hem şeytana sevgi göstereceksin, hem de Müslüman olduğunu iddia edeceksin. Bu nasıl bir anlayış?


Hadiste bile ne deniyor? "Benim ümmetimin ömrü 1500 seneyi pek geçmeyecek"

Bu ifadenin hadis olduğuna dair kuvvetli deliller mevcuttur. (Kaynakları: Suyuti.el-Keşfu an Mücavezeti Hazihil Ümmeti el-Elfu,el-havi lil Fetavi,Suyuti. 2 / 248,tefsiri Ruhul Beyan. Bursevi.(Arapça) 4 / 262, Ahmed bin Hanbel.İlel.sh.89.)


Şu anda 1445 yılındayız. "Pek geçmeyecek" ifadesi "varmayacak yani ondan önce olacak" demektir. Yani 55 Hicri yıl kalıyor. Hani nerede 500 yıl? Demek ki Ahir Zaman alametlerinin ve işaretlerinin hepsi "en çok" 55 yıl içerisinde olup bitecek. Bunun 40 yılı zaten Hz.İsa'nın (as) sultanlığı ve İslam etkisindeki süreç. Kaldı size 45 yıl.


Resulullah (S.A.V) şöyle buyurmuştur: “Benim ümmetimin içinde Hz. Mehdi (a.s.) çıkacak, 5 VEYA 9 YIL (HÜKÜM SÜREREK) yaşayacaktır. Bir adam ona gelecek ve: Ey Mehdi (a.s)! Bana (mal) ver diyecek. O da onun elbisesini yayıp, içine taşıyabileceği kadar mal dolduracaktır.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)


Kaldı mı size 6-7 yıl. Yani Ahir Zaman için söylenen büyük olayların gerçekleşmesi "en çok" 6-7 yıl içerisinde olup bitmiş olacaktır. Matematik ve Hadis.. Biri beşeri bilim ve öteki de dini ilim. İkisini de kullandım işte..


Fasıklara ve zındıklara sorarsanız "Hadisler geçerli değil", "Kur'an yeterli", "Hadis ravicileri yalancı".. Yani Hadisleri yok sayıyorlar. Nibiru yani Tarık ile ilgili kaç tane Hadis ve Hutbe okumuşlar? Hiç. Sorsanız Kur'an'da "Tarık Suresi" olduğunu bile bilmezler.


Dünya İslamilik indeksinde 165. sırada olan bir milletiz. Kimse "ben çok dindarım" demesin. İslamilik indeksinde devletler sıralamasında ise Yeni Zelanda birinci.. İlk 40 sırada Müslüman ülkeler yok. 41. sırada ise dünyanın en büyük noel partisini yapan BAE var. Türkiye ise en son 60. sıralardaydı.. 4-5 yıl önce.. Bunlar elbette üzücü şeyler ama "ben çok dindarım, her haltı bilirim" kafasındaki herkese itibar edilmemesi gerektiğini de öğrendik.


Fethullahçılar 2005-2010 arasında "Dinler arası diyalog", "Tengrizm inancının Çin'den dünyaya yayılması", "Şamanizm inancının Saha Yakutistan'dan dünyaya yayılması", "bir insanın birden fazla dine inanabilmesi" gibi türlü sapkınlıklara imza attılar. Bugün hala aktifler ve insanların akıllarını bulandırmaya devam ediyorlar. Daha bizim neyi nasıl anlattığımızı okumadan ve araştırmadan yorumlar yapıyorlar. Önce neyin ne olduğunu bir öğren, sonra yorum yapacaksan yap. Önyargılar ve keyfi açıklamalar ile onlar aslında kim olduklarını ve neye hizmet ettiklerini gösteriyorlar. Her yere Lucifer, Baphomet, Baal, İfrit sembolizmini ve nümerolojisini işliyorlar. Müslümanları "tek dünya dini" garabetine hazırlıyorlar. Birçok insanın dininden soğumasını sağladılar. Kafirler bile onların verdikleri zararı veremezdi. O yüzden de "münafık" zümresinde yer alıyorlar.


Bir yerde bir şey okuduğunuzda veya dinlediğinizde önce onun sahibinin kim olduğuna bakın. Sonra da anlatılanların gerçekleri yansıtıp yansıtmadığını inceleyin. Size delil sunuyorlar mı yoksa sadece "ben öyle düşünüyorum" deyip karalıyorlar mı? Bir ülkede en çok söylenen üç söz "kandırıldım, aldatıldım, kullanıldım" olmuşsa o ülkede İslamiyet sadece gölgedir..


Haramlara bile başka kavramlar ve sözcükler uydurup "haram değil" diyen zihniyetlere Müslüman gözüyle bakıp itibar edecekseniz bilemem. Ancak güvenilmeyecek insana güvenir, güvenilecek insanı ötelerseniz de başınıza gelebilecek her şeyi hak etmiş olursunuz. "Neden başıma bunlar geldi" diye hiç sormayın. Sebebi sizin akılsızlığınızdır. Biz her zaman "araştırın ve sorgulayın" dedik. Körü körüne hiçbir şeye bağlanmayın. İnsanlar fethullahçılara itibar etti ve adamlar 40 yılda 60 milyar dolar para toplamışlar. Onlar da "Allah Allah" deyip duruyorlar. Hala inanacak mıyız?


Adamlar sözde İslami sitelerinin logosu olarak bile Hinduizm sembollerini kullanıyorlar. Bunları da mı görmüyorsunuz?


 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör

Uyarı

Bu websitedeki bilgiler eskimiştir ve güncelleme yapacak vaktimiz yoktur. Yine de bazı bilgilerden istifade edebileceğiniz görüşüyle açık...

Beğenmiyormuş bizi sivri

İnsanlara kendimizi beğendiremiyoruz. Hele bizi yeni tanıyıp araştırmaya başlayanlar hemen "yok senin cv'nde şunu gördüm, olmamış", "yok...

Evrensel yenilebilirlik testi nedir?

Vahşi doğada kaybolmak veya mahsur kalmak ciddi bir iştir ve kendinize hayatta kalmak için en iyi şansı vermek için sağlam kararlar...

1件のコメント

5つ星のうち0と評価されています。
まだ評価がありません

評価を追加
e.akbaas.2191
2024年1月03日
5つ星のうち5と評価されています。

SeLaMıN ALeYKüM


SiZi KıSa SüRe ÖNCe FaRk ETtiM Ve ETMeYeDe DeWaM EDeCeCiM NiBuRu GeNeL BiR TeMizLiK YaPaCaK KaLaNLaRı,’dA Özü İLe SöZü BiR ☝🏼oLaN İLe BiRLiK,’Te YaPıLaCaK FaRKıNDaYız İzLiYoRuZ ZaMaN DaRaLıYoR Ve uMuYoRuZ Ki ALLaH NuR,’uNu TaMam,’LaR İKeN BizLeRi,’de iNTiKaMıNa MeMuR eyLeSiN. SeLaM Ve DuA iLe🌹🙋🏻

いいね!

Bu websitede ve sosyal medya alanlarımızda yayınladığımız bilgiler ve belgeler kişisel görüşlerimizi, araştırmalarımızı, analizlerimizi ifade etmektedir. Başka kişileri, kurumları, kuruluşları bağlamamaktadır ve onlara ait görüşleri ifade etmemektedir. Anlattığımız ve sunduğumuz hiçbir şey size hiçbir şeyin garantisini vermez ve size ait sorumlulukların da hiçbirini üstlenmemekteyiz. Paylaşımlarımız bilgi verme amaçlıdır ve sizin kendi araştırmalarınızı yapmanız için ufkunuzu açma niteliğindedir.

©2023 Turkutopia Foundation International (Hungary, Finland, Kazakhstan)'a ait websitedir.

bottom of page