Küreselciler maalesef insanları mülkiyetsizleştirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Şu ana kadar ABD, Kanada, Brezilya, Arjantin, Hindistan, Çin gibi ülkelerde lazer teknolojisi kullanılarak yangınlar oluşturulduğu tespit edildi. Görmezden gelirseniz onlar sizi gördüğünde çok geç kalmış olursunuz. Siz gerçekleri gördüğünüzde başkaları sizi görmez olacaktır. Çünkü frekanslar yoluyla insanların algılarını bozuyorlar, psikolojik ve ruhsal hallerini değiştiriyorlar, neleri düşünecekleri konusunda şartlandırıyorlar ve hatta neyi umursamayacaklarını bile belirliyorlar. Frekanslar artık en etkili silahlardan birisidir.
Latin Amerika'da geçen ay insanlar evlerinin çatısını mavi renge boyamaya başlamışlardı. Bu ay Çin'de de aynı şey başladı. DEW silahının lazerinin mavi renge etki edemediği yönünde bir haber var. Hatta bir deney ile göstermişler. İlahı Lucifer olanlardan başkası beklenemezdi.
İşin kötü tarafı; ABD'de ve Latin Amerika'da geçen 2 yıl içerisinde pek çok yerleşim yeri ve ormanlık alan gökyüzünden inen lazer ışıkları ile yakıldı. Bunlara dair çeşit videolar yayınlandı. Biraz araştırırsanız videoları bulursunuz.
Türkiye'de de bazı görüntüler ortaya çıktı ki DEW lazerine dair işaretler gösteriyor. Halo şeklinde kızıl bir manzaradan yere inen kızıl ışık hüzmesi şeklinde bir fotoğrafı geçenlerde paylaştılar. Bunun haricinde lazer ile orman yakmalarına dair görüntüler paylaşmışlardı. Özellikle batı kıyı şehirlerdeki ormanlık alanların yanmasında lazer izleri tespit edilmişti.
Bu durum nereye götürür? Adım adım bütün dünyada şehirleri, köyleri, mezraları, ormanları yakarak milyonlarca insanı evsiz, eşyasız ve çaresiz bırakabilirler. Ve bütün her şey olup biterken sessizce işlerini görürler. Zaten insanlar zarar kendilerine dokunasıya kadar seslerini çıkartmaz. Twitter'da mesaj atarak veya çene çalarak vatan kurtarılamayacağını ve dünyanın korunamayacağını idrak edemiyorlar. Sorunları sıradan insanlar da çözemez. İnternet fenomenliği ile, medya mensubu olmakla, meşhur olmakla hiçbir önemli sorun çözülmez. Onlar sadece sorunları anlatırlar ve insanların direncini kırarlar. Zaten Küreselcilerin bir amacı da "kontrollü muhalefet" yoluyla insanların direncini kırıp zihniyet olarak onları teslim almak değil mi? Siz güvendiğinizi ve takip ettiğiniz nice insanın sizden birileri olduğunu mu sanıyordunuz?
Biz afet kampları olarak obaları düşünürken işte büyük ve kaotik olaylar meydana geldiğinde insanların sığınabileceğini ve dayanışma içinde olabileceği yapılar olarak düşündük. Afet ve felaket içerisine olası yangınlar ve insan eliyle gelebilecek olaylar da dahildir. Ama insanlar maalesef çok sığ düşünüyorlar ve umursamıyorlar. Eğer gerçekten idrak etselerdi bugün sonraki aşamaları düşünüyor olurduk ve kendimizi afetlere karşı daha dirençli kılardık.
Bir de bizim gibi insanların elindeki maddi imkanların iyi olmasının önemi büyüktür. Zira bizim gibi insanlar çözüme dayalı gerçek çalışmalar yaparlar. Bu alanlarda çözüm sunmuş başka birisi veya başka bir yapı var mı? Ama bizim imkanlarımız kısıtlı kaldıkça çalışmalarımız da küçülür. O zaman fazla bir şey yapamaz hale geliriz. Bu aslında milletimizin zararınadır. Ne yaparsanız kendinize ve ne yapmazsanız da kendinize. Ülkemizin zenginlerini bize destek vermek için harekete geçirebilirsiniz, kitaplarımızdan ve yayınlarımızdan alabilirsiniz, imkanınız varsa bizi destekleyebilirsiniz. Biz kendi imkanlarımızla bugüne kadar elimizden gelenin fazlasını yaptık. Ama kapitalist ve materyalist dünyada birileri sizi fonlamıyorsa veya iyi-kötü demeden para bulmak için farklı yöntemlere girişmiyorsanız işiniz zordur.
1. Bizim gibi insanların sürekli araştırma yapıp incelemesinde ne büyük faydalar olduğu buradan ortaya çıkıyor. Çoğu insanın faydalı bilgilerden ve çözümlerden haberi bile olmuyor. Bizim gibi insanları izleyerek bilgi sahibi oluyorlar. Bir de çözüm diye internette gösterilen yöntemlerin işe yarayıp yaramadığını da bizim gibi insanlar araştırıp buluyor. Bizim gibi insanların sayısı çok az. Konuşup duran çok az insan var ama derinlemesine araştırma yapan çok az insan var.
2. Bizim gibi insanların arşiv kayıtları tutmasının ne kadar önemli olduğu ortaya çıkıyor. Arşiv kaydı tutmanız için elinizin altındaki bilgisayarların tam donanımlı ve harddisklerinizin de bol sayıda olması gerekiyor. Bunlar da kendiliğinden olan şeyler değil. Artık her şey çok pahalı.
3. Bizim gibi insanların konuları analiz edip gerçek ve işe yarar çözümler bulmasının önemi ortaya çıkıyor. Her gün türlü değişik konular meydana çıkıyor. Sağlık, teknoloji, bilim, sosyal konular, ahlak, din, kültür ve medeniyet anlayışı, vs. kategorilerde ortaya çıkan konuları derinlemesine araştırıp analiz edecek kültür ve bilinç seviyesi yüksek insanların olması gerekiyor. O da dünyada şu anda bir elin parmaklarının sayısını geçmeyecek kadar az. Fikri bozuk akımlar her yanı sarmış. Sapıtmadan ve akılla yol abilmek için rehberinizin sağlam olması gerekir.
Herkesin her şeyi yapmak için kültürel altyapısı, araştırma ve analiz kabiliyeti, zamanı, enerjisi bulunmuyor. O zaman bu işlerle hakikatli şekilde uğraşan insanları desteklemelisiniz. Ya da her şeyi oluruna bırakın. Yarın sıra size geldiğinde her şeyin ellerinizin arasından uçup gitmesiyle kendinize gelirsiniz.
Comments