Öncelikle bütün yıldız sistemlerinin, merkezi yıldızların, gezegenlerin elektromanyetik alanları vardır. Bunlar sayesinde birbirlerini iterler ya da çekerler. Ancak her yıldız sistemi ve her gezegen kendine özgü birer yörüngeye ve Manyetosfere sahiptir. Dolayısıyla dışarıdan gelen etkilerden olası en az seviyede etkilenirler. Dünyamız Nibiru'dan şu anda üst seviyede (benim sınıflandırmama göre 6/10 seviyesi) etkileniyor. Bu yaz etki 8/10 olabilir.
Nibiru'nun son 3 yıldır giderek artan etkilerinden bazıları:
1. Dünya'nun ekseni etrafındaki günlük turunda yalpalama son 10 yıllık verilerde 3 kattan fazla bir hal aldı. Yani Dünya, normalde kendi etrafında dönerken hareketi esnasında yalpalaması ile şu anki elektromanyetik etkilerden ötürü yalpalaması arasında 3 kattan fazla fark bulunuyor. Bununla ilgili grafiksel verileri sık sık paylaştık. Websitemde bununla ilgili grafiklere bakabilirsiniz.
2. Manyetosfer'in şu anki durumu çok kötü. https://iswa.gsfc.nasa.gov/IswaSystemWebApp/ adresindeki Manyetosfer ve uzay durum analizlerine bakarsanız ne kadar kötü olduğunu anlarsınız. Günlük takipler yapın ve zaman ayarlayarak belirli periyotlardaki değişimleri görün. Magnetosphere sekmesi altında SWMF 2011+RCM Magnetosphere - BATSRUS seçeneğinde Manyetosfer'in durumunu zamana bağlı olarak görebilirsiniz. Aynı websitesinde Solar sekmesi altında SOHO LASCO C2 ve SOHO LASCO C3 seçeneklerine bakarsanız Nibiru'nun geçişlerini de görebilirsiniz. Tabi ki her saat görebilmeniz mümkün değil. O yüzden zamanı geçmişe ayarlayıp ilerleterek takip edebilirsiniz.
3. Schumann Rezonansı'ndaki dalgalanmalar arttı. 6 ay öncesine kadar üst pikler 3-4 ayda 1 olurken şu anda 2-3 günde 1 oluyor. Yani Kozmik Enerji / Nibiru'nun elektromanyetik etkileri giderek arttı. Schumann Rezonansı'nda 62 saat boyunca Blackout yaşandığı yani okuma yapılamadığı günler oluyor.
4. Dünyadaki major volkanların çoğu şu anda aktif durumda. Carlos Munos Ferrada "major volkanların 30 tanesi aktifleştiğinde Nibiru meydana çıkar" demişti. Şu anda 60'tan fazla major volkan aktif. Ferrada "megatronik depremler başlar" demişti. Şu anda o depremler oluyor. Maraş depremi M13+ statüsünde ve tamamıyla Kozmik Enerji birikimi ile olmuştur. Meteor yağmuru da olmuştur. Delilleri bulunuyor. Komplo Teorisyenleri ise sadece uyduruyor ve yalan söylüyor. Üstelik onların söylediklerinin hiçbir delili de yok.
5. Nibiru'nun elektromanyetik etkileri ve radyasyonu plazma deşarjları / ateş sütunları olarak görülüyor. Nibiru'nun kuyruklarının geçtiği ve Manyetosferin güçsüzleştiği bölgelerden yoğun Kozmik Enerji girişi oluyor. Bu enerji İyonosferi ve Toprak katmanını aşırı yoğun iyon yükü ile dolduruyor. Belirli doygunluğa geldikten sonra en ufak bir kıvılcım İyonosfer ile Toprak arasında bir EMP meydana getiriyor. Bu da depremleri tetikliyor ve volkanları aktifleştiriyor.
6. Nibiru'nun kuyruklarından gelen enkazlar içinde EMF (elektromanyetik frekanslar), radyasyon, kayaçlar, meteorlar, ateş topları, demir oksit tozları, radyasyon enerjisi, elektrik arkları içeriyor. Geçen ay Nibiru'nun Venüs'e gönderdiği devasa elektrik arklarının resimlerini de gördük. Bütün bunların olması demek o gezegenlerin yok olacağı anlamına gelmiyor. İnsanlar film seyrede seyrede kafalarında "bir etki olursa hemen onu patlatır" şeklinde manzara kalıyor. Patlamazsa da insanların gözünde küçük görünüyor. Ancak bizim Güneş Sistemimizdeki bir gezegene olan dış Kozmik Enerji etkisinden Dünyamız da çok olumsuz etkileniyor ve Dünya'da yaşayan organik canlılar çeşitli rahatsızlıklara yakalanıyorlar. Aslında etki çok büyük. Sadece bunları anlayacak akıl ve bilimsel taban insanlarda yok. Para saymanın dışında biraz da kendilerini geliştirebilselerdi belki anlarlardı. Yüksek Lisans dahil insanlar 300-400 kitap okuyor. Ülkemizde kitap basım oranı Japonya'ya göre binde birin bile altında ve kitap satın alma oranı binde 2 civarı. Alınan kitapların % 90'ı ders kitabı ve kalanın da çoğu niteliksiz kitaplar. En çok satılan kitaplar Komplo Teorileri ve Romanlar. Böyle bir ülkede akli melekelerin ve pozitif zekanın gelişiminden söz edebilir misiniz? Kitap okumayan, düşünmeyen, sorgulamayan ve kulaktan dolma bilgilerle, videolarla, popüler kişilerin söyledikleriyle amel eden bir milletiz. Gerçek bilime ve ilme, gerçek bilim insanına ve ilim adamına değer vermeyen ve onları öteleyen de bir milletiz. Nibiru'nun kuyruklarındaki enkazdan bir de demiroksit tozu geliyor. İnsanların evlerinin, arabalarının, araçlarının üstüne yağıyor. Mıknatıs tuttuğunuzda tozları çekiyor. Bu toz insanların soluk alıp vermesini giderek zorlaştıracaktır. Hatta Nibiru Dünya'ya iyice yaklaştığında demiroksit tozu yoğunluğundan dolayı insanlar ve hayvanlar demir zehirlenmesi yaşayacaklar ve soluk alıp veremeyecekleri için öleceklerdir. Bütün hepsi olmasa da büyük bir çoğunluk.
7. Hayvanların davranış bozukluklarının temelinde Dünya'nın manyetizmasının bozulması vardır. Bir halka oluşturup dönmeleri, manyetizması dışarıdaki bozuk ortama göre daha düzgün çizgide olan binaların etrafında toplanmaları, aniden sürü halinde ölmeleri, tek olarak ölmeleri hep bu yüzdendir.
8. Nibiru'nun elektromanyetik alanı içerisinde şu anda Güneş en yakın konumdadır. O yüzden süreki devasa patlamalar / Güneş Fırtınaları meydana geliyor. Şu anda Jeomanyetik Fırtınaların seviyesi 3. Giderek tırmanıyor. Bu patlamalar sonrası Güneş'in Kozmik Enerjisi hızla Dünya'ya geliyor. Nibiru'nun kendi öz kütlesinin elektromanyetik dalgaları da Dünya'ya geliyor. İki büyük dalga ile karşı karşıya kalan Dünya'da 200'den fazla türde ve yüksek yıkıcı güçte afetler ve felaketler oluyor. İnanmayanlar Instagram'daki Dünyada Afetler grubuma bakabilir. Bu grubun adresi websitemin (www.atalaryolu.com) ön sayfasında bulunuyor.
9. Jetstream akımlarında aşırı derece sapıtmalar bulunuyor. Bunlar da elektromanyetik dalgalanmalara bağlı fırtınaları, kıta tektonik plakası hareketlerini ve manyetizma bozulmalarını artırıyor. Afrika şu anda 3 parçaya ve Kuzey Amerika kıtası 2 parçaya ayrılmak üzere. Afrika plakasının doğu tarafında bir parça zaten ayrılıp "Doğu Afrika Plakası" diye yeni bir yapı oluşturdu. Bu plaka Arap Platosu'na baskı yapıyor. Hicaz bölgesinin kıyı şeridindeki coğrafi alan yükseliyor. Bu vesile ile Mekke ve Medine şehirleri ilerleyen zamanlarda kıtaları su basmasından etkilenmeyecek yani korunacaklar. Aksi halde şu günkü duruma göre Kabe bile sular altında kalabilir görülmektedir.
Dünyayı neler koruyor?
Allah'ın hikmeti ve kudreti dahilinde meydana gelen bazı olaylar Nibiru'nun yıkıcı etkilerini ve Dünya'ya etkilerini de azaltmada işe yarıyor. Bunlardan önemli birkaçına bakalım..
1. Gezegen ve yıldız dizilimleri: Bunlar yıldız falcılarının yani astrologların anlattığı zırvalıklarla alakalı değildir. Ancak gezegenlerin ve yıldızların insana ve Dünya'ya elektromanyetik bakımından etkiler yaptığı da kuşku getirmez bir olgudur. Gezegen ve yıldız dizilimlerinin sık sık tekrarlanması sonucu Dünya'nın kendi yörüngesel hareketinden sapmasının, Dünya'daki manyetizmaya aşırı yükleme olmasının, EMP'lerin sayısını ve gücünü artıracak durumların oluşmasının, Dünya'nın elektrik arklarıyla çabuk yüzleşmesinin, Dünya'daki canlıların sonunun gelmesinin önüne geçilmektedir. Geçen birkaç yıl içerisinde defalarca kere 36 tane, 25 tane, 15 tane, 9 tane gezegen ve yıldız aynı hizaya geldi. Rakamlar değişkenlik gösterebilir zira değişik gözlemciler değişik sayılar telaffuz ettiler. Bu dizilimler Dünya'yı Nibiru'nun yıkıcı etkilerinden korudu.
2. Güneş'in arkasında pozisyon alması: Nibiru'nun sayhasının duyulmasına ramak kalasıya kadar Güneş'in arkasında olması ve İkinci Güneş adını alması da hikmelidir. Zira bu sayede Nibiru'nun yıkıcı etkilerine karşı Güneş Dünya'yı koruyor. Tabi ki Nibiru'nun yıkıcı etkilerini Güneş göğüslüyor ama aynı zamanda Güneş patlamaları giderek artıyor. Dünya Nibiru ile direkt yüzleşecek olsa etki 1000 kattan fazla olacaktı. Ama Güneş'in ve Nibiru'nun etkileri giderek artan çizgide olsa bile 10 katı geçmiyor. Bu durum Nibiru'nun 13 derecelik açı ile Doğu istikametinden meydana çıkmasına kadar devam edecektir. O vakitten sonra megatronik afetler ve felaketler başlayacaktır. Güneş her halükarda Nibiru'nun Kozmik Enerjisinin çoğunu kendisine çekmeye devam etse de Dünya'ya olan etkileri yıkıcı seviyelere ulaşacaktır. İncil'de de bahsedildiği üzere Dünya'daki insanların, bitkilerin ve hayvanların çoğu ölecektir ve yapılan binalar bağlamında taş taş üstünde kalmayacaktır. Kolbrin İncili'nde denildiği üzere "geriye kalan insanlar onun (Nibiru'nun) geçip gitmesinden sonra eski bilgeliklerinden eser kalmamış şekilde şaşkın olacaklardır". Tabi ki Allah'ın koruduğu kulları müstesna. Her ne kadar kafir olsalar da gayret ve akıl gösterip tedbir almış olanlardan da kurtulanlar olacaktır. Allah insanların dualarına ve amellerine bakar. Duaların kabul olması için düzgün amel olması gerekir. Kafirlerin bir bölümü her ne kadar kötülük için uğraşsalar da Allah'ın emrettiği üzere gayret içinde oldukları üzere korunurlar. Hesap Günü sorgusunda herkese hakkı olan teslim edilir. Müslümanlardan da akıllı, imanlı, ferasetli, tedbirli olanlar kurtulur.
3. Gezegenlere yaptığı etkiler: Nibiru gezegenlere etki etmiyor mu? Ediyor. Pluto ve Neptün yakınlarından geçerken M13+ megatronik depremlere ve gezegenlerin eksen hareketlerinde yalpalamalara yol açtı. Jüpiter'e kuyruğu çarptı. Jüpiter'de de megatronik depremler oluştu. Venüs'e elektrik arkları fırlattı. Güneş'e yaptığı etkiler ortadadır. Aslında gezegenlere ve Güneş'e yaptığı etkiler büyük. Ancak insanlar afetler kendilerine değmediği sürece farkına varmıyorlar. Farkına varanların çoğu afetlerin nedenlerini sorgulamıyor. Afetlerin nedenlerini sorgulayanların çoğu da Komplo Teorisyenlerinin anlattığı saçmalıklara inanıyorlar. Bizim delilleri ile anlattığımı konulara bakmıyorlar bile..
4. Sirius Yıldız Sistemi'ne yaptığı etkiler: Nibiru Sirius Takım Yıldızı'nın yanından geçerken küçük bir gezegen yapısını patlattı. Gezegen birden bire süpernova konumuna geçti. Uzay gözlem merkezleri bu haberi duyurdular. Biz de zamanında paylaşmıştık.
5. Diğer etkileri:
1. Kuiper Kuşağı: Bu kuşaktaki kayaç yapıların oluşmasının büyük etkeni Nibiru'nun geçişleridir.
2. Ooort Kuşağı: Bu kuşaktaki kayaç yapıların oluşmasının büyük etkeni Nibiru'nun geçişleridir.
3. Sirius Sisteminin Gezegeni: Gezegenin patlamasına yol açtı.
4. Vulcan Gezegeni: Astronomi tarihi araştırmalarına göre Vulcan gezegeninin patlamasına yol açtı.
5. Jüpiter'in Çevresel Kayaçları: Bu kayaçlar Jüpiter'in eski uydularına aittir ve Nibiru'nun geçişleri sırasında patlamışlardır.
6. Ay: Ay aslında Nibiru'nun geçişleri sırasında Dünya ile temasında Dünya'ya bıraktığı hediyedir. Hz.Muhammed'in (ASM) Ay'ı ikiye bölmesindeki hikmetin arkasında da Nibiru'nun etkisi vardır. Allah'ın mucizesidir ve kudreti ile olmuştur.
Olası Dünya'ya etkileri:
1. İki kuyruğunun Dünya'ya sürtmesi: Bana ait teori Carlos Munoz Ferrada'nın teorisine göre daha mantıklı. Zira onun teorisine göre Hicaz bölgesi de yok olacak. Halbuki Allah'ın gözettiği özel bölgeler var. Bana ait teoriye göre Dünya karalarının % 70 kadarı denizlerden karalara su yürümesi sonucu sular altında kalacak ve % 25'inden fazlası ise yerle bir olacak. Dünya'nın % 5 kadarı yaşanabilir kalacak. Geriye kalan insanlar da bu yerler için savaşacaklar.
2. Güneş sistemini terk ederken Dünya'yı ortadan kaldırması: Dünya ile temasından 50 yıl kadar sonra Nibiru Dünya ile tekrar yakınlaşacak ama bu sefer Dünya'ya çarpacaktır. Böylece Dünya'nın Büyük Kıyameti olacaktır. Bu benim görüşümdür.
En iyisini ve doğrusunu Allah bilir.
Bilimsel konuları, dini konuları, mantıksal konuları sürekli inkar edip kendince bir şeyler anlatan ahmak insanlar vardır. Bunların çoğu okumuş cahildir. Her şeyi inkar edip kendi kafalarına göre saçmalıkları sıralıyorlar. Anlattıkları ile ilgili hiçbir delil ve kaynak yoktur. Sadece kendileri öyle olmasını istedikleri ve öyle sandıkları için söylüyorlar. Bir de kendi çıkarlarına hizmet etsin diye.. Bazıları internet fenomeni olup YouTube, Instagram, Facebook, Twitter, TikTok, vs. küreselci platformları üzerinden para kazanıyorlar. Sıradan anlatımlar sıkıcıdır ve insanların ilgisini çekmeyebilir. Bizim insanımız zaten sıkılgandır. Biraz canı sıkılsa çeker gider. O yüzden iki Türk bir araya gelip te bir şey yapamaz ve anlaşamaz. Hiçbir şeyden sıkılmasalar birbirlerinden sıkılırlar.. Bizim insanımızın öyle çok hareketli bir yaşamı da yok ki yaşamını ortaya serip oradan yürüsün.. O yüzden saçma sapan, uçuk kaçık, canlı bir şeyler sunmak gerekiyor. İnsanları kandırıp algılarla oynayarak yalanları sıralıyorlar. Zaten doğru olandan uzaklaşmaya meyilli olan insanlar hemen yakayı kaptırıyor. Kimse delillere ve kaynaklara bakmıyor. Hele ki anlatanın kim olduğuna, kültürel seviyesine, aklına, inancına, insanlara faydalı çalışmalar yapıp yapmadığına kimse bakmıyor. Öyle art niyetli ve çıkarperest kişiler de alıp yürüyor. Bizden aldıklarına kendince jargon oluşturup saçma hale sokarak anlatanlar çok fazla. Artık gerisini siz hesap edin ve kendinize ona göre yol çizin.
Comments