Dava nedir?
İnsanoğlunun en büyük sınavıdır. İnsanın safını ve istikametini göstermede en temel niteliği bir dava sahibi olmasıdır. Davası olmayanın yaşamının anlamı ve gücü de olmaz. Türkler "dava" kelimesi yerine "ülkü", yabancı kelimeleri sevenler ise "ideal" derler. Sıradan ve vasat yaşamların içerisinde iyi bir dava için çaba göstermek yaşamın temel birkaç amacından birisini oluşturur. Davası olmayan gaflet içerisindedir ve şaşkındır. Nice akıllı insan dava sahibi olmadığı için aklının kıymetini bilememiş, yaşamını manen anlamlandıramamış, dertleriyle kalakalmıştır. Dava için uğraşan hiç olmaz mücadele ederek yaşamın getirdiği riskleri göğüslemiş ve kendini geliştirimiştir.
Dava insanı nasıl olunur?
Bunu bugünkü ve gelecekteki insanlara ders olması düşüncesiyle paylaşıyorum. Umarım doğru anlaşılır. Bugün varız yarın yokuz. O yüzden kendi tecrübelerimi de işin içine katıp anlatmak istedim. Türkiye'de insanlar fazlasıyla umursamaz. O yüzden belli bir yere kadar gidebildim ama yine de bir insanın yapabileceğinden fazlasını yaptım. Pek çok organizasyon kurma denemesi yaptım. İnsanlar "organizasyon", "dava/ülkü", "mücadele" gibi kelimeleri duyunca hemen kaçıyor. Bu da insanların korkaklığını ve umursamazlığını gösteriyor. Sonra diyorlar ki "neden dünya bu halde?". Sizin yüzünüzden. Masum filan değilsiniz, bu durumun bilfiil iştirakçisisiniz. Kendi toplumum içerisinde pek çok organizasyon kurdum ve tıkır tıkır da işliyor. İnsanlar hem dava insanı oldu, hem iş sahibi olup para kazanmaya başladı, hem de atalarına layık evlatlar olarak gönülleri rahat yaşıyorlar.. Bundan güzeli var mı? İşi ve parası olmayana yol gösterdiğimiz halde insanlar umursamıyor, hazır elde etmek istiyor. Bir de dava konusundan iyice uzaklaşıp davayı da yaşamın laçkalığına çevirmek isteyen çok oluyor. Gerçek bir dava yaşamın berbatlığından korunmalı ve lider de yaşamın sıradanlığından uzak tutulmalıdır. Lider kendi keyfi için yaşamaya başlarsa o dava özünü yitirir.
1. Sınırsız süreli sabırlı olmak gerekir. Allah dahi birçok duamıza yıllar yıllar içerisinde az ya da çok yanıt veriyor. Demek ki bazı şeylerin olgunlaşması gerekiyor. Sizin için yıllar uzundur ancak dünya, insanlık, dava için kısacık bir süredir. Siz sadece kendiniz ve kısa sürede elde etmeyi umduğunuz sonuç ve başarı için değil, gelecek nesillerin de yaşamını iyileştirmek için mücadele edeceksiniz. Sadece kendini düşünen insan acelecidir ve hemen her şey olup bitsin ister. Yaşam böyle işlemez. Yaşam ağır ve emin adımlarla işler. Yaşamın bazı kısımlarında yıkılmalar ve bazı kısımlarında inşa süreçleri ilerlemelidir ki dava da sonuca doğru gitsin. Onca şey olup biterken her şeyi anlamaya uğraşmayın.
2. Arkasında ve yanında durduğunuz insanı iyi seçin, her şeyinizle onu destekleyin. Zira onun elde ettiği başarılar sizi de yaşamda manevi ve maddi dünyalarda bir sonraki aşamaya götürecektir. Ama siz umursamazlık ederseniz meydana getirilen projeler ve çalışmalar ilerlemeyecektir. En iyi liderlerin bile etrafında sağlam karakterli, dağ gibi duran, aklını üst aşamalar geçirmiş, yüreği mangal gibi yiğit kadınlar ve erkekler olmadığı sürece o liderlerin yeteneklerini meydana çıkartabilmeleri mümkün olmaz. Her bir insan etrafındaki 5 kişinin ortalamasıdır. Siz kendinizi güncelleyeceksiniz, geliştireceksiniz, mücadele edeceksiniz ki lideriniz olan kişinin ivmesi artsın, hedefine jet gibi gitsin, işleri kolaylaşsın, gözü arkada kalması, emin adımlarla davasının sahibi olabilsin. Siz kendi içinizdeki potansiyeli ve enerjiyi meydana çıkartmazsanız, sıkıntılarınızla liderinizi boğarsanız, umursamazlık ve keyfiyetçi yaklaşırsanız lideriniz de psikolojik, ruhsal, akli yönlerden en asgari seviyede kalır. Yaşam askeri disiplini gerektirirken siz hala ehlen ve sehlen yaşıyorsanız hiçbir iş yürümez ve lideriniz de sürekli demoralize olur. Belalı zamanlar geldiğinde de o lider sizin elinizden tutup aydınlığa yürümenizde size rehberlik edemez. İnsanların % 1'i kadarı yönetici olabilir ancak gerçek ve nitelikli lider milyarda bir bulunur. Çoğu zaman 100 yılda bir dini ve milli liderlik edebilecek nitelikli insan çıkması bu yüzdendir. Herkes liderlik edemez. Liderliğe soyunan çoğu insanın aslında liderlikten hiç anlamadıkları belirgin hale gelmiştir. Gerçek liderler ortada dolaşmazlar ve çoğu zaman da popüler değillerdir. Liderinizi cesur, bilge, akıllı, zeki, kültürlü, bilinçli ve onurlu bir insandan seçin. Rastgele ve saçma şekillerde düşünen ve hareket eden insanları dikkate almayın. Milli, manevi ve dini değerlerine sahip; milletini, vatanını, siyasetten bağımsız devletini, dinini ve değerlerini seven insan bulun. Kuru gürültü yapanlara ve kendini bir yerlere getirmeye çalışanlara bakmayın.
3. Bütün kaynaklarınızla davanızı domine etmelisiniz. Zaman, para, mal, akıl, emek, mücadeleci ruh.. Bir dava kuru lafla ve kuru nezaketle yürümez. Alınganlık yapmayın ve davanın başarısına konsantre olun. Rahat zamanda davanızı desteklerseniz zorlu zamanlarda onun semeresini görürsünüz. Her şeyinizi ortaya saçın demiyoruz ancak çoğu davalarını desteklemekte son derece isteksiz davranırken kötülere ve kötü zamanlara nasıl hazırlanacağınıza dair bir yol bulabilir misiniz? Hayır.
4. Motivasyonunuzu artırın. Olduğunuz gibi kalmayın ve moral bozukluğuna gitmeyin. Bir dava ile uğraşmayan ve bir şeylerin mücadelesini vermeyen insan tembeldir ve böyle insan da çeşitli vesveselere boğulur gider.
a. Normal zamanlar: 1923'ten 2000 yılına kadar "normal zamanlar" olarak adlandırılabilir. Nispeten bir rahatlık dönemi vardı. Her ne kadar içeride kendini gizleyen düşmanlar olsa da en azından savaş ya da vatanı bölebilecek güç yoktu.
b. Savaş zamanları: Savaş zamanlarında vatanınız, değerleriniz, canınız, malınız ve diğer her şeyiniz tehlikeye girer. O yüzden normal zamanlara göre en az 10 kat fazla performans ve motivasyon göstermeniz gerekir.
c. Ahir zaman: Hadiste de belirtildiği üzere dünyanın fesada boğulduğu, insanların ahmaklaştığı ve gaflet içerisinde yaşadığı, kafirlerin ve münafıkların maddi yönden çok rahat oldukları, Müslümanların maddi ve manevi yönlerden çok sıkıntıya düştükleri gelmiş geçmiş en kötü ve en zorlu zamandır. O yüzden normal zamanlara göre belki 100 kat ve belki 1000 kat daha fazla performans ve motivasyon göstermeniz gerekir. Şehitlik makamı dinde 8-9 farklı şekilde olur. Normal zamanlarda şehit olabileceğiniz hallerde Ahir Zamanda kafir ya da münafık olarak ölüp gitmeniz işten bile değildir. O yüzden fitnelere karşı sabırlı, birlik ve yardımlaşma içerisinde, akılsızlardan uzak, yaşam mücadelesini ciddiye alan bir yaklaşım içinde olmanız gerekmektedir.
5. Size verilen görevleri zamanında bitirin ve hatta fazlasıyla yapın. İlla size görev verilmesini beklemeyin. Akıllı ve üretken bir insan olun. Neyin fayda getireceğini ve neyin zararlı olduğunu idrak edin. Faydalı olanlardan fazlasını elde için uğraşın. Faydalı bilgiler varsa onları toplayın. Zira yakın bir zamanda bilgi kaynaklarına da ulaşamaz hale geleceksiniz.
6. Kaynak oluşturmaya bakın. Zira hiçbir dava maddi destek olmadan devam edemez. Mal edinmede ve keyif çatmada para harcama yarışına giren insanlar davalar için para harcamak istemezler. Onun için kötüler dünyaya egemen olurlar ve kaotik zamanlarda sizin elinizden tutabilecek liderler olmaz. 410 yılında Roma İmparatorluğu'nun merkezini Latinler bastı ve koca devlet yapısı çöktü. Tarım ürünleri sevk edilemedi, ekonomi çöküşe geçti, doğru düzgün lider bulunamadı.. Bir anda insanlar bildikleri o yaşamın ellerinden kayışını seyretmeye başladılar. Yani bugünkü yaşam tarzı sonsuza kadar sürmeyecek. Zira adaletsizlik, ahlaksızlık, şuursuzluk tavan yapmışsa ilahi ceza ve/veya insanların sistemi çökertmesi yakındır. Bu iş legolardan yapılmış bir binanın çökmesi gibi kolay olur. Yeter ki bir yerden patlak versin. Akbabalar ve çakallar anında meydana çıkar. Faydalı ve akılcı bir dava söz konusu ise onun maddiyat olmadan veya birkaç kişinin maddi gücü ile ayakta duramayacağını unutmayın. O yüzden kaynak meydana getirilmesinde desteğinizi verin. Faydalı bir dava olduğu halde görmezden gelir ve onu desteklemezseniz elinizde tuttuğunuz ve vermeye kıyamadağınız kaynakların başkalarının eline geçtiğini görmeniz fazla sürmez. Kendinizden başkasını düşünmüyorsanız ne Allah'ın ve ne de kulların sizi düşünmesini beklememelisiniz. İnsan neyi seviyorsa onunla sınanır. Parayı ve malı çok seven de onların kaybı ile sınanır.
7. Tedbir alın ve hazırlık yapın ki kaotik afetler ve felaketler başladığında şaşkın halde kalmayın. İnsanlara rahata o kadar çok alıştılar ki kötü zamanların olabileceğini, sistemin çökebileceğini, yaşamın karanlık bir döneme girebileceğini kabul etmek bile istemiyorlar. Ancak bir şeyi istememek onun gelmeyeceği anlamına gelmez. Son 10000 yıl içerisinde sadece 200 yıl savaş olmamıştır ki bu zamanda da iç karışıklıklar olmuştur. Firavunlar zamanında karşı karşıya gelen ordular 5-6 milyon askeri buluyordu.
8. Psikolojik ve ruhsal olarak dirençli olmaya bakın. Her olumlu ama hoşa gitmeyen eleştiride kırılıp küsmeyin. Bu tür davranışlar cahillere aittir. Cahil olanların en kötüsü ise okumuş olanlarıdır. Üniversite bitirmiş ve hatta akademisyen olduğu halde aşırı cahil bir sürü insan vardır. Burunlarının ucunu bile görememektedirler. Kendilerini sorgulayacakları ve geliştirecekleri yerde kendilerine katkıda bulunan insanlara ithamda bulunup demoralize etmeye çalışırlar. Tavırlarınıza ve sözlerinize dikkat edin; bugünün yarını da var. Dostluklarınızı ve yoldaşlığınızı uçurumdan yuvarlamayın. Siz tek kişisiniz ancak davaya liderlik eden binlerce insanın hem aklına, hem yaşamına, hem zihniyetine çeki düzen vermeye ve onlara istikamet vermeye uğraşmaktadır. Sizin bilmediğiniz, anlayamayacağınız, bütün resmin parçası olup nereye koyacağınızı çözemeyeceğiniz çok şey vardır. Siz büyük bir sistemin küçük bir çarkısınız. Çarklar değiştirilebilir ancak davalar gücünü yitirmemelidir. Ulvi davalar olmazsa kötülerin davasında piyon haline gelirsiniz.
Comments